4 Mayıs 2008 Pazar

Fragman - 5

Gerçeklik, emek adı altında, sınırlı süreler de olsa kişinin varoluşunu talep ediyor. Buna karşı özgür bir insan üç farklı tavır takınabilir:

Emek süreciyle, yani mesleğiyle bir olma, mesleğin şekillendirmesine izin verme.

Emek sürecini bir mübadele nesnesi sayıp o süreci “varolunan anlar” kümesinden çıkarma. İleri anlardaki var oluşun daha tatmin edici olması için bazı anlar var olmamayı kabul etme.

Özgürlük tavizi demek olan ilk seçenekten de, yabancılaşmaya ve parçalanmaya yol açan ikincisinden de farklı, yeni bir yol bulma. Birisi benim yerime bulsun bunu.

3 Mayıs 2008 Cumartesi

Fragman - 4

İnsan korkularıyla, takıntılarıyla yüzleşemeyip kendine düşünmeyi yasak ederse, Ayn Rand’ın dediğinin tersine “Varım, öyleyse düşünmeyeceğim.”i düstur edinirse, yapmak zorunda kaldığı eylemleri bilinçdışı süreçlerle seçmeye başlar. Bilinçdışı süreçler de çoğunlukla maddesel ve ilkel dürtüler üretirler: Yemek, içmek, 31 gibi… Bu dürtülere kimisi “nefsin arzuları” der, kimisi “insanın içindeki gelişme isteğiyle, iyilikle savaşan kötü ilkel yön” der. Ama her neyse bu yön epeyce güçlüdür ve düşünmeden yaşamak çoğu zaman kolaydır. Ancak insan bir süre sonra kendini tanıyamayacak kadar basit, ilkel bulabilir. Nerden mi biliyorum? Bi arkadaş söyledi tabi ki…